Saadet Partisi Kurucu Genel Başkanı Merhum Necmettin Erbakan´ın oğlu Fatih Erbakan, Erbakan Vakfı İnegöl Temsilciği tarafından düzenlenen konferansa konuşmacı olarak katıldı.
GÜNEYDOĞUMUZU KÜRDİSTAN´A KATACAKLAR
Konferansta İslam coğrafyasında yaşanan sorunlarına değinen Erbakan, ?Geçen hafta uydurma bir referandumla Kuzey Irak´ta sözde bağımsız bir Kürdistan devleti kuruldu. Bu İslam alemi açısından tarihi bir olaydır. Erbakan hocamız 1992 yılında meclis konuşmasında;, ?burada İsrail kuklası bir Kürdistan kurulacak? diye uyarıyor. 25 sene önce uyarmış ve 25 sene sonra bu adım atıldı. Bu adım açık açık Siyonizm tarafından planlanmış ve asıl hedef Büyük İsrail yolunda atılan adım. Bundan 122 sene evvel 1897´de İsviçre´de bu karar alındı. Basel´de yapılan Dünya Siyonist Kongresinde alınan kararın, azimle gayretle gece gündüz çalışarak hayata geçirilmesi demektir. Şimdi ne olacak peki. Bize ne bundan? Şimdi birkaç sene içinde Diyarbakır´da da uydurma bir referandum yapacak ve Güneydoğumuzu kukla Kürdistan´a katacaklar. Asıl maksatları bu.?diye konuştu.
---------------------------------------------------
Sani Konukoğlu Konferans Salonu´nda düzenlenen konferansa, Erbakan Vakfı Genel Başkanı Fatih Erbakan, Genel Merkez Yöneticileri, il ve ilçe başkanları ile çok sayıda davetli katıldı.
HEYECAN, HEYECAN, HEYECAN?
Programın açılışında konuşan Prof. Dr. Necmettin Erbakan Vakfı İnegöl Temsilcisi İlhan Baykan, ?Erbakan hocamızın ifadesiyle, sizden bir şeyi istiyorum, ?Heyecan, heyecan, heyecan´ sözlerinin karşılığını bu akşam gördük. Sizlerin teveccühü ile yola çıktığımızda, hocamızın ifadesiyle, iyi doğruyu ve adil olan kapıları en hızlı şekilde açacağız inşallah. Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz? dedi.
?SADECE O´NA MÜCAHİT LAKABI VERİLMİŞTİR?
Erbakan Vakfı Bursa İl Başkanı Nail Öztürk ise, ?Muhterem Genel Başkanım, İnegöl ilçemizin Milli Görüş tarihinde çok müstesna bir yere sahiptir. Bugünde İnegöl´de Milli Görüş tarihinde en hayırlı işlerinden birini gerçekleştirdik, İnegöl´ün açılışını gerçekleştirdik, hayırlara vesile olmasını niyaz ediyorum. Yine bu coğrafyaya birçok sultan gelmiştir, birçok idareci gelmiştir ancak sadece 2. Mehmet ?Fatih´ lakabı layık görülmüştür. Yine bu topraklara çok idareci gelmiştir ama sadece Necmettin Erbakan hocama mücahit lakabı verilmiştir. Sadece 28 Şubat sürecinde bütün anti demokratik baskılara rağmen, dört tane partisinin kapatılmasına rağmen, kendisine siyasi yasak verilmesine rağmen, Müslümanlara her türlü hakaret yapılırken kendisi devletin ve milletim bedel ödemesin diye, ben ve ailem bedel öder diye bütün bedeli kendisi ödemiştir. Yani, liderler vardır insanları sokağa, ölüme davet eder, liderler vardır devlet ve milletim zarar görmesin der kendisi bedel öder ve ölüme gider. İşte Necmettin Erbakan hocamız böyle anlı şanlı bir liderdi. Şanlı bir şekilde mücadelesini yaptı ve şanlı bir şekilde ahrete intikal etti. Allah hiç birimizi onun yolundan ayırmaz, milli görüşün zaferi yakındır ve ayak sesleri duyulmuştur? şeklinde konuştu.
?ZAFER İNANANLARINDIR?
Erbakan Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Cengiz Zor, ?Onlar öyle insanlardır ki Allah yolunda cihada çağırdıklarında ellerindeki işi bırakıp mevziiye gelenlerdir. Onlar öyle kimselerdir ki cihat çalışmalarından çalışmak için sürüne sürüne gelenlerdir. Tıpkı Erbakan hocamızın 10 bavul ilaçla İran´a gittiğinde gazetecilerin sorması üzerine ?biz Cihadâ gideriz, Müslümanların boynunun borcudur´ diyen insanlara hoş geldiniz diyorum tekrar. Onlar öyle kimselerdir ki namazlarını dosdoğru kılarlar. İmamın söylediği ile berber birlikte hareket ederler. Liderlerine bakarlar ve ne derlerse harfiyen onu yerine getirirler. ?Ama´,?fakat´ falan demezler, o topluluğa tekrar selam olsun. Onlar öyle kimselerdir ki istişare ile işlerini yaparlar, il başkanımızın söylediğini ilçe başkanımızı, ilçe başkanımızın dediğini tüm üyelerimiz sanki aynı ruhlarla söylercesine ifade ederler, işte bu topluluğa bir kez daha selam olsun. Onlar öyle kimselerdir ki Allah yolunda infak ederler. Onlar her şeyleri ile beraber mağdurların kurtulabilmesi için Hakk´ın ve adaletin hâkim olması için adil bir ortam kurabilmek için canları ve malları ile vakitleri ile mücadele ederler ve cihat edenlerdir. Zafer inananlarındır ve zafer yakındır? diye konuştu.
MİLLİ GÖRÜŞ BAYRAĞI DALGALANACAK VE CANLANDIRILACAK
Erbakan Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Zafer Emanetoğlu ise, ?Binalar elbette önemli ve kıymetlidir ancak binaları önemli ve kıymetli kılan duvarları değildir. O binaların içerisinde İslam Birliği idealinin yaşatılmasıdır değerli kılan. O binaların içerisindeki insanların cihat şuuru ile Allah rızası için çalışmasıdır. Kurucu liderine sadakatle bağlı olan o insanların bulunmasıdır. Bizim açımızdan İnegöl´deki temsilcilik binamızın değeri bununla ölçülür. İnegöl´ümüz milli görüş açısından böyle bir kadroya sahip. İlçe başkanımızın önderliğinde ilçe yönetimimiz, kadın ve gençlik kollarımız büyük bir mücadele ile milli görüş bayrağını dalgalandıracak ve canlandıracaklardır?dedi.
İHLAS, SAMİMİYET VE SADAKATİN MERKEZİ
Son olarak konuşan Erbakan Vakfı Genel Başkanı Fatih Erbakan ise, ?Bizlere merhum liderimiz, büyük dava adamı Erbakan hocamızın ismini taşıyan bu organizasyonda, Erbakan Vakfına görev yapmayı er olmayı nasip ettiği için Cenab-ı Allah´a sonsuz şükürler ediyorum. İnegöl gibi Milli Görüş açısından son derece önemli bir beldede toplantısının yapıldığı için Cenab-ı Allah´a ayrıca şükürler ediyoruz. Tabi ki bu şükrü eda etmemize vesile olan Erbakan Vakfı İlçe temsilcimiz başta olmak üzere tüm mensuplarına ve emeği geçen bütün gençlerimize, hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Kendileri ile birlikte bizleri yalnız bırakmayan Bursa İl Başkanımız, Genel Başkan Yardımcılarımız ve Vakfımızın çeşitli illerde buraya kadar gelen tüm il başkanları, ilçe başkanları, hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Kendileri ile birlikte, bizimle birlikte olan istişare meclisi üyelerimiz ve tabi ki bütün bu teşkilat mensuplarımız ile birlikte bu akşam bu salonun içini ve dışını insan seli halinde dolduran hanımı ile erkeği ile birlikte tüm İnegöllülere teşekkür ediyoruz. Her zaman ifade ettiğimiz gibi Vakfımız ihlas, samimiyet ve sadakatin merkezi olan bir kuruluştur. İhlasımızı, samimiyetimizi ve sadakatimiz daim kılsın inşallah. Tabi ki başlarken merhum liderimiz Erbakan hocamızı ve kendisi ile birlikte ahrete intikal tüm dava büyüklerimizi, 30-40 sene bu davaya omu veren tüm dava büyüklerimize de Allah´tan rahmet diliyoruz. Merhum Erbakan hocamız, sizin de bildiğiniz gibi bizlere Sultan Fatih´i örnek gösterdi. Naim Beyde az önce andı. Yine Erbakan hocamız bizlere cennet mekân Sultan Abdulhamit Han hazretlerini örnek gösterdi. Sultan Fatih Allah yolunda azmin kararlılığın gayretin sembolü. Cennet mekân Sultan Abdulhamit Han hazretleri ferasetin ve bir ömür boyunca Siyonizm ile mücadele etmenin sembolü. Bugün Erbakan Vakfı ve kutlu davasının temsilcileri olan sizler ve bizler ömrü boyunca bu saydığımız şahsiyetlerin yolundan yürürken, Erbakan hocamızın yoluna kendisini adayan dava erleriyiz. Bu yolculukta bu saydığımız şahsiyetlerin hayatı boyunca yolundan yürümüş Erbakan hocamızı kendimize rehber edindik. Yolu yolumuzdur dedik. Allah bu zorlu ve engellerle dolu olan yolculukta yar ve yardımcımız olsun. Cenab-ı Allah önümüzdeki engelleri kaldırsın, birimizi bin yapsın ve bizleri en büyük muvaffakiyetlere ve zaferlere ulaştırsın. Kuvvetin değil hakkın üstün tutulduğu adil bir dünyanın kurulmasını vesile kılsın inşallah. Sizlere zaman zaman davanın delileri diyoruz. Neden diyoruz çünkü şuanda içinde bulunduğumuz şartlara baktığımızda medyası ile sermayesi ile dış güçleri ile bütün karşımızda olanlara baktığımız zaman, arkamızda medya gücü olmadan, arkamızda dış destekler olmadan maddi olarak bu kadar imkânsızlıklar içindeyken, her şeye rağmen sağına soluna bakmadan ?Ben varım, ben Erbakan hocamın emanet ettiği sancağı tutar kaldırırım´ diyen sizlere ancak ve ancak davanın delileri denir de onun için davanın delileri diyoruz. Ne mutlu bu davanın uğrunda deli olanlara ne mutlu bu davanın delilerine. Biz Erbakan vakfı olarak bu salonları insan seli ile dolduruyoruz ya, biz başkası gibi bu salonları cep harçlığı vererek değil, aşkla dolduruyoruz. Siz bu aşkı anlayamazsınız. Aşkı ancak âşıklar anlar. Bu aşk şu Akdeniz´de, Ege´de, soğuk karanlık suların içinde, bindiği mülteci teknesi, annesi babası dalgalarda kaybolup, tek başına o tekneye tutunana Suriyeli yavruyu kurtarmak için duyulan aşktır bu. Bu aşk Arakan´da, bir günde beş bin kişinin öldüğü katliamın ortasında kalmış, ailesi katledilmiş tek başına o katliamın ortasında kalan yavruyu kurtarmak için duyulan aşktır. Bu aşk, dünyanın çeşitli bölgelerinde zulüm altına inleyen Müslümanları kurtarmak için duyulan aşktır. Cenab-ı Allah aşkımızı, heyecanımızı, gayretimizi arttırsın, önümüzü açsın ve bizleri yaptığı çalışmaları, zavallı yavruların kurtulmalarına vesile kılsın? şeklinde konuştu.
?BATI CEPHESİNİN KUMANDANLARI?
İnegöl´ün özelliğinden bahseden Erbakan, ?İnegöl´deki Milli Görüş davasının erlerine Erbakan hocamız batı cephesinin kumandanları derlerdi. Bunu başka bir yer için demezdi. Bu ifadeyi özellikle Milli Görüş davasının erleri için kullanırlardı. Az önce bizde düşündük ve ikinci 40 yılda batı cephemizin kumandaları da ilçe yönetimindeki bu kahraman kardeşlerimiz olacaktır. Böyle önemli bir bölgede Milli Görüş açısından merhum Erbakan hocamız açısında bu kadar önemli bir beldede siz kıymetli Milli Görüşçülerle icra etmekten duyduğumuz bahtiyarlığı bir kez daha ifade ediyoruz? diye konuştu.
?BENİ ANLADIĞINIZDA DÖVECEK DİZİNİZ KALMAYACAK?
Türkiye´de rahatının yerinde olduğunun altını çizen Erbakan, ?Çünkü dinimizi gayet güzel bir şekilde yaşıyoruz. Camilerimiz açık, yatsı namazını kıldığımız gibi istediğimiz camide hocalarımızın arkasında kılıyoruz. Başörtülü kızlarımızı üniversitelere gönderiyoruz. İsteyeler umreye hacca istedikleri gibi gidiyor, geliyor. TV´ler eskisi gibi değil, artık TV´yi açtığımızda gece yarılarına kadar nur yüzlü aksakallı hocalarımız İslami meselelerden bahsediyor. Bir nur denizinde yüzer gibi bireysel mükellefiyetlerimizi yerine getiriyoruz. Biz Türkiyeli Müslümanlar olarak daha ne isteriz Allah´tan. Yatsıyı kıldıktan sonra yan gelip yattıktan sonra daha ne isteriz Allah´tan deyip sadece seyirci olarak izleyebilir miyiz? Yan gelip yatamayız. Erbakan hocamız ne diyordu, 15 sene önce toprak ayağımızın altından kayıyor, yaklaşan karabulutları görüyorum korkarım beni anladığınızda dövecek diziniz kalmayacak diyordu. Erbakan hocamız bunu neden söyledi. Biz biliyoruz ki hocamız boşa konuşmaz, eğer bir şey diyorsa bir hikmeti vardır. Arkasında yatan bir gerçek vardır. Biraz evvel saydığımız tablonun içinde, bireysel ibadetlerimizi istediğimiz gibi yaparken ne derdi vardı da toprak ayağımızın altından kayıyor diye bizleri uyarıyordu? İşte bu sözlerin ne kadar gerçek olduğu geçen hafta yaşadığımız tarihi bir olayla ortaya çıktı. Geçen hafta uydurma bir referandumla Kuzey Irak´ta sözde bağımsız bir Kürdistan devleti kuruldu. Bu İslam alemi açısından tarihi bir olaydır. Erbakan hocamız 1992 yılında meclis konuşmasında;, ?burada İsrail kuklası bir Kürdistan kurulacak? diye uyarıyor. 25 sene önce uyarmış ve 25 sene sonra bu adım atıldı. Bu adım açık açık Siyonizm tarafından planlanmış ve asıl hedef Büyük İsrail yolunda atılan adım. Bundan 122 sene evvel 1897´de İsviçre´de bu karar alındı. Basel´de yapılan Dünya Siyonist Kongresinde alınan kararın, azimle gayretle gece gündüz çalışarak hayata geçirilmesi demektir. Şimdi ne olacak peki. Bize ne bundan? Şimdi birkaç sene içinde Diyarbakır´da da uydurma bir referandum yapacak ve Güneydoğumuzu kukla Kürdistan´a katacaklar. Asıl maksatları bu. Hocamız 40-50 sene bunu bize anlattı en son bunu ifade etti. Cenab-ı Allah fırsat vermesin. Ama asıl hedefledikleri budur ve adım adım yürüyorlar. Sonra ne olacak peki? Sonrasında Suriye´de oluşturulacak Kürt devleti sözde bağımsız Kürdistan katılacak. Sonra İran Kürdistanı kurulacak. Oda sözde bağımsız Kürdistan´a katılacak. Arkasında ise parçalar birleştirilip büyük sözde bağımsız İsrail Kuklası Kürdistan kurulduktan kısa bir süre sonra yutulacak ve Büyük İsrail´in vilayeti yapılacak. Bugün bu plan açık seçik ortaya çıkmış durumdadır. Neden İsrail kuklası Kürdistan diyoruz? İşte İsrail devlet başkanının açıklaması. Yıllardır adam çırpınıyor. IŞID belasından kurtulmanın yolu Kürdistan´ın kurulmasından geçer diyor. Benim Güneydoğudaki vatandaşımın derdi elin Yahudi´sine kalmış. Gece gündüz bizim Kürt kardeşlerimizle dertlenmeye başladılar. Onlara bağımsız bir devlet kurmak Netanyahu´ya kalmış? açıklamalarında bulundu.
Haber ve Fotoğraf: Onurhan BAYRAKTAR