Bir gün Diyarbakır’a Devlet senfoni orkestrası gelir. Belediye ücretsiz konserin anonsunu yapar. Tabi halk türkü konseri diye şehir stadını tıka basa doldurur. Yetkililer daha fazla izdiham olmasın diye kapıları kapatırlar. Sanatçılar Diyarbakır gibi bir şehirde kendilerine bu kadar yoğun ilginin olmasına şaşırırlar. Türkü dinleyeceğini zanneden halk, senfoni müziğiyle karşılaşınca çıkmak ister ama ne mümkün, kapılar kapalıdır ve konser bitene kadarda çıkamazlar. Konser bittikten sonra bir muhabir konserden çıkan yaşlı amcaya sorar:
-Konser nasıldı amca?
-Valla yavrum Diyarbekir Diyarbekir olalı böyle zulüm görmedi.
Bu fıkrayı okuyunca aklıma İnegöl’ün bitmek bilmeyen ve çözülemeyen sorunları geldi.
Özellikle mutfak alışverişi için pazaryerlerini tercih edenler, hangi pazaryerine gitse, aracını park edecek yer bulamıyor.
Eski Perşembe pazarını hatırlayacak olursak, eski terminalin arka kısmında büyük bir alan vardı ve pazarcılarda, müşterilerde araçlarını o alana park ederlerdi. O pazarı kaldırıp sözde modern pazaryeri diye yutturulan Mer-Pa, (Perşembe pazarı) aracıyla gidenler için çileden başka bir şey değil. Aracına park yeri bulana aşk olsun.
Yine Pazartesi pazarı şehre hiç yakışmayan, adeta panayır havasında. Sözde öğretmen lisesi bölgesinde yeni bir pazaryeri yapılacaktı beceremediler. Mevcut pazaryeri kendine yetmediği gibi sanayide ki trafiği de alt üst etmeye devam ediyor. Karşılıklı park edilmiş araçların arasından geçmeye çalışan sürücüler, trafikte dakikalarca zaman kaybediyor.
Cumartesi pazarın da da keza durum aynı. Sokak aralarına park edilmiş onlarca araç, hem mahalleliye hem de sokak üzerinden geçen sürücülere illallah dedirtiyor.
Peki otopark sorunu sadece pazaryerlerin de mi yaşanıyor. Tabi ki hayır, çarşı merkezinde işi olanlar için de park sorunu had safhada. Cuma Mahalleliler park edilen araçlar nedeniyle neredeyse evine giremeyecek durumdalar.
Peki sadece sürücüler mi çekiyorlar İnegöl’deki bu zulmü. Hayır, yayalarda İnegöl’deki zulümden nasibini fazlasıyla alıyorlar.
Mesela pazarcıların belirlenen sergi sınırını10 santim aşmasına izin vermeyen İnegöl Belediyesi, İnegöl’ün en işlek caddelerindeki 2 metrelik kaldırımlar üzerine 1 metre malzeme çıkarmış esnafa ses çıkarmadığından, yayalar yürümekte büyük zahmet çekiyor.
Bu sorunlara 10 yıldır çare bulamayan İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın, trafik master planı diye 2 yıl önce başlattığı çalışmayı tam manasıyla ne zaman hayata geçireceği, ya da bu planın yaşanan zulme nasıl çare olacağı bilinmiyor. Ama bilinen bir şey var. İNEGÖL İNEGÖL OLALI BÖYLE BİR ZULÜM GÖRMEDİ.