Şerif Gürbaş


HAKLARIMI MAHKEME'İ KÜBRA'YA BIRAKIYORUM

HAKLARIMI MAHKEME'İ KÜBRA'YA BIRAKIYORUM


Fransa`da bulunan Osmanlı Büyükelçisi`nden `DANS` yapıldığını öğrenen Kanuni Sultan Süleyman Fransuva`ya şu fermanı göndermiştir:

Ey Fransa Kralı Fransuva!

Sefir-i Kebirimden aldığım mazhara göre malumatım oldu ki, memleketinde dans namında Ala Mele-İnnas (halkın huzurunda) Fuhşiyyat ve Lubiyat (ayıp davranışlar ve oyunlar) yapıyormuşsun. İş bu Name-i Humayunumun (fermanım) eline vusulünden (geçtiğinden) itibaren bu mel`anet rezalete (lanetlenecek davranışa) son vermediğin takdirde, Ordu-yu Humayunumla gelip seni kahretmeye muktedir olurum."

Hammer`a göre bu fermanının ulaşmasının ardından Fransuva derhal dans edilmesini yasaklar ve ülkede 100 yıl boyunca dans edilmemiştir.

Üzerinden neredeyse 500 sene geçmiş bu tarihi hadiseyi neden anlattım dersiniz. Hatırlanacağı üzere bundan bir hafta kadar önce, İnegöl Belediyesi tarafından kurulan Ramazan sokağında sahnelenen bir tiyatro oyununda, kadın oyuncu oryantal müzik eşlinde dans etmişti. Mübarek Ramazan ayında erkek ve kadınların bir arada oturup izlediği bu şok sahne, mütedeyyin ilçe halkımızın tepkisine yol açmış ve gazetemizde bu tepkiyi manşetinden “RAMAZAN AYINDA DANSÖZ OYNATTILAR” şeklinde duyurmuştu.

 

İslami değerlerle bağdaşmayan, Ramazan ayının kutsiyetine ise hiç yakışmayan o sahne ile ilgili, programı organize eden İnegöl Belediyesi’nden özür beklenirken, aksine bu konuyu gündeme taşıyan gazetemize tepki dolu bir açıklama geldi ve haber yapan gazetemizle ilgili yasal işlem başlatılacağı bildirildi. Güya gazetemiz bu haberi yaparak, mütedeyyin ilçe halkı üzerinde, İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş hakkında menfi algı oluşturmak istemiş.

 

Belediye Başkan Yardımcısı Alper Taban açıklamasında, oryantal müzik eşliğinde dans edilen söz konusu sahne de dahil olmak üzere, Ramazan sokağında Türk adet ve örfüne uygun olmayan hiçbir etkinlik yapılmadığını, etkinliklerin ahlak ve maneviyat ölçüleri çerçevesinde yapıldığını ifade ederek, adeta skandal denecek bir açıklamaya imza attı.

 

Yani Belediye Başkan Yardımcımız Sayın Alper Taban, oryantal müzik eşliğinde kadınlı erkekli izleyicilere karşı kıvırtan kadın oyuncunun, örfümüze ve adetlerimize uygun bir davranış sergilediğini savundu! Gerçi Sayın Taban, açıklamasının bir yerinde itiraf etmiş, “bahse konu olan oyunda, sehven (YANLIŞLIKLA YA DA UNUTURAK) de olsa böyle bir sahne yaşanmıştır.”diyerek.

 

Merak ettiğim için soruyorum?

Sayın Alper Taban, “Ramazan Sokağındaki programlar bizim örfümüze adetlerimize uygun” derken, acaba hangi milletin örfünü adetlerini kast ettiğinizi, ya da programlar ahlak ve maneviyat ölçüleri çerçevesinde düzenleniyor” derken hangi dinin ahlak ve maneviyatını kast ettiğinizi açıklar mısınız.

 

Ayrıca, benimle aynı hassasiyetlere sahip inananların duygularına tercüman olmak amacıyla yaptığımız söz konusu haberle ilgili, şahsımı mahkemeye vereceğinizi beyan etmişsiniz. Umarım, bu kararınızdan vazgeçmez ve hakkımda yüklüce tazminat davası talebiyle beni hakim huzuruna dikersiniz. Şahsen inancımla ilgili yargılanmaktan ve bedel ödemekten onur duyarım.

 

Ama şunu da bilmenizi isterim ki, ben bu konuyla ilgili tüm haklarımı ahirete, Mahkeme-i Kübra’ya bıraktım…

 

O gün Hakk’ın huzuruna vardığınızda da oruç ve ibadet ayında, hem de teravih saatinde, haremlik selamlık olmayan ortamlarda eğlenceler düzenlemenin, tiyatro adı altında kadınların erkekler arasında dans etmesinin mübarek Ramazan ayının ruhuna uygun olduğunu savunun…bugün olduğu gibi…